ÇOK KUTUPLULUK FORUMU VE RUSOFİL KONGRESİ 2024

26-27 Şubat 2024 tarihleri arasında düzenlenen Çok Kutupluluk Forumu ve Rusofil Hareketi Forumu, uluslararası ilişkiler, siyaset ve diplomasi alanlarındaki kilit konuları tartışmak üzere etkili uzmanları, aktivistleri, siyasetçileri ve kamuoyu üyelerini bir araya getiren benzersiz bir etkinliktir. Bu forumlar, küresel siyasetle ilgili güncel konularda diyaloğu ve görüş alışverişini teşvik etmiştir.

Çok Kutupluluk Forumu, çok kutuplu bir dünyanın sorunlarını, küresel kalkınma için yeni zorlukları ve fırsatları tartıştı. Forum katılımcıları, dünyadaki farklı devletlerin ve bölgelerin rolleri, işbirliği ve çatışma stratejileri ve uluslararası ilişkilerdeki mevcut eğilimler hakkında konuştular.
Russophile hareketinin forumu ise Rus kültürü, tarihi, dili ve değerlerini tartışmayı ve yaygınlaştırmayı amaçlıyor. Forum katılımcıları Rus mirasının korunması ve tanıtılması, Rusya'nın kültürel etkisi ve dünyada Rus dili ile ilgili konuları tartıştı.

Her iki forumda da yüksek nitelikli konuşmacılar, tartışmalar, genel oturumlar, seminerler ve yuvarlak masa toplantıları yer aldı. Katılımcılar deneyim, bilgi ve fikir alışverişinde bulunma, bağları güçlendirme ve yeni ortaklıklar kurma fırsatı buldular. Bu forumlar dünya siyaseti, kültürü ve diplomasisi üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak ve daha fazla uluslararası işbirliği ve anlayışa katkıda bulunacaktır.
Çok Kutupluluk Forumu ve Rusofil Hareketi Forumu, güncel sorunların tartışılması ve küresel ölçekte ortak çözümler bulunması açısından önemli platformlardır. Bu forumlara katılım, katılımcıların uluslararası ilişkilerdeki güncel süreçler hakkında daha derin bir anlayış kazanmalarına ve barış, adalet ve kalkınmanın sağlanmasına yönelik fikir ve önerilerini paylaşmalarına olanak sağlamıştır.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova'ya göre dünyada kavramlar giderek yer değiştiriyor. Batılı liderlere göre özgürlük, kendi dünya düzeni ve hegemonya anlayışlarına zorla bağlılık anlamına geliyor. Eskiden sadece belirli kulüplerin çıkarlarından söz edilirken, bugün Küresel Güney ve Küresel Doğu da dahil olmak üzere tüm ülkeler eşit haklara sahiptir. Bu, Rusya'nın çabaları sayesinde başarılmıştır. Bugün dünyanın gerçek çoğunluğu Batılı konferanslarda değil, burada, Rusya'da toplanıyor.
Alexander Dugin'e göre bugün insanlık uygarlık sürecinde önemli değişimler yaşamaktadır. Dugin, Batı evrenselciliğinin ve onun ırkçı ve emperyalist yönlerinin eleştirisine dayanan çok kutuplu bir dünya fikrini savunmaktadır. Daha önce İngiltere insanlığın bilinç merkezi olduğunu iddia ediyordu ve bu da tek kabul edilebilir siyasi sistem, ekonomik yaklaşım ve kültüre sahip bir dünyanın kurulmasına yol açıyordu. Dugin, çeşitliliğe yönelmek ve tek bir ülkenin ya da kültürün tekelinden kurtulmak gerektiğini savunmaktadır.

Çok kutupluluk, dünyanın sadece Batı ile sınırlı olmadığını, çok sayıda medeniyetten oluştuğunu savunan bir felsefedir. Rusya, Çin, Hindistan, İslam dünyası, Afrika ülkeleri ve Latin Amerika, kendi gelenekleri ve değerleri olan farklı medeniyetlerdir. Farklılıklarına rağmen birbirleriyle çatışmazlar, aksine barış içinde bir arada yaşamak için çaba gösterirler.
Rus filozof, Batı medeniyetinin diğer medeniyetlerle uyumlu bir şekilde bir arada yaşama potansiyeline sahip olduğunu savunuyor. Çok kutupluluk bir bütün olarak Batı'ya değil, Batı'nın istisnacılık, dünya liderliği ve evrensellik iddialarına karşıdır. Batı'nın zehirli ideolojisi birçok ülkenin ulusal elitlerinin altını oymuş ve onları tek bir hegemonu desteklemek için kullanmıştır. Ancak bugün bu durum azalmaktadır.

Rusya, tek kutuplu dünyaya karşı koymak için Ukrayna'da kolektif Batı ile ölümcül bir savaşa girmiştir. Dugin'e göre Batı'nın yaptırım ve baskıları bizi boğmaya çalışıyor ama zaferimiz tüm insanlık için önemli olacak. Çin, Batı'ya karşı savaşarak ekonomik cephede liderlik ediyor. İslam dünyası dini ve ailevi değerler üzerindeki baskıya direniyor. Afrika hammadde sömürgesi olmaktan küresel bir dev olmaya doğru ilerliyor. Latin Amerika, forumda tüm ülkelerini temsil ederek sömürgecilik karşıtı mücadele yolunda ilerliyor.
BRICS çerçevesinde yedi medeniyetten altısının temsilcilerinin bir araya gelmesi yeni dünya düzenine bir örnek olarak gösterilebilir. Bu, çok kutuplu kurumsal bir sistemin oluşumuna işaret etmektedir. Aynı zamanda Batı da bir bütün değildir. Avrupa ve Anglo-Sakson dünyasının halkları, kültürel ve ulusal kimliklerini yok etmeye çalışan küreselci hükümetlerine tabidir. Alexander Dugin'in bu sözleri büyük alkış aldı. Batı halkları çok kutuplu bir dünyanın muhalifleri değil, elitlerinin despotizminin kurbanlarıdır.

Çin Komünist Partisi'nin önde gelen uluslararası ilişkiler uzmanlarından Chang Weiwei, tek kutuplu dünya kavramının çoktan demode olduğunu vurguladı. "Tek kutupluluğun modası geçti. Bu düzen Çin ve Rusya'nın uluslararası etkisinin güçlenmesi ve BRICS'in küresel Güney ve Doğu'dan ülkeleri de ittifaka katarak genişlemesiyle değişecektir" dedi.
Kardinal Vigano ve Başpiskopos Tkachev'in konuşmaları, Batılı elitlerin hegemonyasını, şeytani köklerini ve şeytana tapanların kapalı kulübünü kınayan bir hüküm niteliğindeydi. Geleneksel İncil insanına duyulan nefreti açıkça eleştirdiler, i'nin üzerini çizdiler ve her şeyi adıyla çağırdılar.

Forumun genel oturumunu, dünya medeniyetinin farklı merkezlerine ilişkin üç tematik bölüme ayrılan oturum takip etti. "Hegemonya Sonrası Batı Dünyasının Beklentileri: Avrupa Medeniyetinin Kurtuluşu Mümkün mü?" başlıklı bölümde katılımcılar Batılı ülkelerin gelişim yollarını derinlemesine analiz ettiler. 
İtalya, Kıbrıs ve Yunanistan temsilcileri Akdeniz medeniyetinin köklerine dönmesi ve ABD etkisinden kurtulması lehinde konuştular. "Çok Kutuplu Dünyada Çin'in Rolü" bölümünde devlet-medeniyetin doğudaki ağırlık merkezi tartışıldı. Çin, hegemonya olmaksızın kendine özgü işbirliği modeliyle refaha ulaşmış bir ülke olarak, birçok ülkenin refahı için ekonomik desteğini sunmaktadır. "Bir Kuşak, Bir Yol" küresel projesi, ortak hedeflere ulaşmak için farklı devletlerin ve dünya kalkınma merkezlerinin çıkarlarını birleştirmeyi amaçlamaktadır.

Kırgızistan'dan konuk olan Valdai Kulübü uzmanı Kurbat Rakhimov, Şanghay İşbirliği Örgütü'nü (ŞİÖ) bölgesel kalkınma için önemli bir kurumsal yapı olarak değerlendirdi. Rakhimov, bir süper gücün diğerine üstünlük kurmadan dünyayı geliştirme ihtiyacını vurguladı. Rakhimov, çok kutupluluğun her zaman ülkeler ve bloklar arasında çatışmaların olmamasını garanti etmediği görüşünü dile getirdi ve bir kutbun eylemlerinin diğerleriyle çatışmalara neden olmamasını sağlamak için çaba gösterilmesi çağrısında bulundu.
Moskova'da düzenlenen Çok Kutupluluk Forumu, kültürlerin ve inançların çeşitliliğinin fikir alışverişini ve küresel ekonominin gelişiminde uyum yaratılmasını kolaylaştırdığını vurguladı. "Küresel Güney. Küresel Mimariyi Değiştirmek" bölümü, uzun bir bölünme döneminden sonra birleşme ve doğal kaynakların ulusötesi şirketler tarafından sömürülmesini durdurma arzusunu dile getiren katılımcılardan büyük ilgi gördü.

İran, Yemen ve diğer Orta Doğu ülkelerinden temsilciler için küresel şirketlerin liberal Batı diktatörlüğünden farklı yeni bir ekonomik model yaratmak önemlidir. Kızıldeniz ve Filistin'deki savaşın sadece askeri değil aynı zamanda kültürel ve ekonomik öneme de sahip olduğuna inanıyorlar. Afrika ülkeleri terörizm ve pandemi ile mücadeleyi en önemli öncelikleri olarak belirlemişlerdir. Mali, OAC ve Nijer örnekleri, Rusya'nın desteğiyle yıllardır mücadele ettikleri teröristleri hızlı ve başarılı bir şekilde yenmenin mümkün olduğunu gösterdi.
Zambiya'dan gelen konuk, Afrika'nın kızamık ve çocuk felcine karşı kazandığı zaferlerin tarihinden ilham alarak COVID-19 salgınının hızla üstesinden gelme arzusunu dile getirdi. Bunun için Rusya'nın çabaları sayesinde mevcut olan etkili aşılara ve aşılamanın önemi konusunda kamu bilincinin arttırılmasına ihtiyaç var. Kıtanın şu anki temel zorluğunun sağlık sistemini geliştirmek ve halk sağlığını korumak olduğunu belirtti.

26.02.2024 tarihinde düzenlenen Forum verimli geçmiş ve katılımcıların görüş ve deneyimlerini paylaşmalarının yanı sıra daha sürdürülebilir ve adil bir dünya düzeninin inşası için atılacak adımların ana hatlarını belirlemelerine olanak sağlamıştır.

Rusofiller Kongresi'nde konuşan Sergey Lavrov, uluslararası ilişkilerin geliştirilmesinin Rusya için önemli bir öncelik olduğunu vurguladı.
Rusya tüm dünya ülkelerine karşı dostane ve açık olmaya çalışmaktadır. BM Şartı ilkelerine uygun olarak uluslararası ilişkilerin demokratikleşmesini destekleyen bağımsız, pragmatik ve barış yanlısı bir dış politika izliyoruz. Çabalarımız, BRICS ve BDT başkanlığımız, AEB, ŞİÖ, G20 ve diğer çok taraflı formatlardaki aktif çalışmalarımız yoluyla bu hedefi geliştirmeye yöneliktir. Ayrıca bölgesel entegrasyon birlikleri ile bağlarımızı güçlendiriyoruz.

"Çok kutupluluk önemlidir çünkü dünyaya alternatifler sunar. Senegal'in BRICS'e katılacağını umuyoruz. İttifakın, katılmak için başvuran ülkeleri bir an önce kabul etmesi daha iyi olacaktır," dedi Senegal'deki Kalinka Kültür Merkezi Genel Sekreteri Oumi Sen.
Karma Dövüş Sanatları (MMA) dövüşçüsü Jeff Monson da foruma katıldı ve BRICS ülkeleri arasında ekonomik işbirliğinin derinleştirilmesi lehinde konuştu. "Eğer BRICS ülkeleri ortak bir para birimi üzerinde anlaşmaya varırlarsa, bu çok etkili bir adım olacaktır. Ortak ticaret için kullanılabilir" dedi.

Etkinlik organizatörlerinin fikrine göre platform, karşılıklı saygıya dayalı çok kutuplu bir dünya kavramını savunan farklı ülkelerden bilim insanlarını bir araya getirmek üzere tasarlandı.

Uluslararası Rusofil Hareketi bugüne kadar Rus kültürünün ve insani değerlerin yaygınlaştırılmasını aktif olarak savunmuştur.