Prigojin ve Dugina: Kutsal Mücadelenin Kahramanları

06.10.2025
Aleksandr Dugin, Prigojin’in tek bir hareketinin nasıl Rusya’nın bugünkü dramını sembolleştirdiğini inceliyor.

Rusya kahramanlar bakımından zengindir. Bu isimler arasında Yevgeni Prigojin de vardır. Evet, paradoksal bir kahraman ama büyüklüğü, ihtişamı, çelişkileri, düşüşleri ve yükselişleriyle hayranlık uyandırıcı bir figür. Bu inkâr edilemez bir gerçektir. İşte nedeni…

İncil’de İsa Mesih’in şu sözleri yer alır: “Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır” (Matta 24:13). Ortodoks gelenek çok eski ve bilgedir; insanoğlunun bu dünyada yaşadığı sürece sürekli olarak ayartmalara, mücadelelere ve tehlikelere maruz kaldığını belirtir.

Bu yüzden azizler hayattayken asla yüceltilmez. Onlar kutsal bir yaşam sürseler bile, dünyadaki yollarını nasıl tamamlayacaklarını bilmiyoruz. Ölüm sonrası kaderlerini de bilmiyoruz. İnsan özgürdür ve herhangi bir anda Tanrı’dan, hakikatten, doğru yoldan uzaklaşabilir. Doğumdan ölüme kadar bu özgürlükle yaşar. Ve bu özgürlük içinde kötülüğü seçebilir. Küçük bir sapma ve her şey mahvolur.

Bir kahraman da özgürdür. Bir kişiye ancak dönüşüm geçirdiğinde kahraman deriz. Örneğin Herkül, cenaze odunları üzerinde uzanıp Olimpos’a yükseldiğinde gerçek bir kahraman olduğunu söyleyebiliriz: Sadece ölümü değil, hayatın kendisini de, zamanı da yenmiş olandır.

Bu yüzden ölü kahramanları yaşayanlarla karşılaştırmak doğru değildir. Çünkü ölüler artık ihanet edemez. Ancak ölü kahramanları birbirleriyle karşılaştırmak da doğru değildir. Ne olduklarını biliyoruz; görüyoruz. Ama “biri daha kahraman, öteki daha az kahraman” demek — tıpkı azizlerde olduğu gibi, “daha az aziz” ya da “daha çok aziz” demek — hikmetsizcedir. Kahramanlarımızı böyle değerlendirmeyelim.

Yevgeni Prigojin bir kahramandır. Bunu biliyoruz, çünkü artık aramızda değil. Büyük sınavlardan geçti; ruhu ve kararları için Rus tarihinin güçleriyle görünmez dünyanın güçleri çarpıştı.

Yazar Aleksandr Prohanov, Prigojin’e adadığı son romanı *Lemner*’de, onun Moskova yolunda kendi iradesiyle durduğunu söylüyor. İçindeki melek şeytana galip geldi. Her ikisi de çok güçlüydü. Ama işte bu onu kahraman kılıyor, hem de hayret verici bir kahraman. Kapsamı, trajedisi, çelişkileri, düşüşleri ve yükselişleriyle çok büyük bir kişiliği temsil ediyor. O sadece kahraman değil, büyük bir kahraman.

Her insanda meleksi, ilahi ve şeytani unsurların mücadelesi vardır. Ama kahramanların farkı, bu mücadelenin onların hayatında görünür olmasıdır. Başkaları onu gözlemleyebilir, dersler çıkarabilir, kendi kahramanca adımlarını bu sonuçlara göre atabilir.

Bu nedenle bana göre Prigojin, günümüz için kavranması imkânsız ve ulaşılamaz bir seviyeyi temsil ediyor. Onu kahraman yapan da bu: Çünkü liderlik, onun şeytani yanını görerek, benzer şekilde tutkulu kişiliklere sınırsız özgürlük vermekte temkinli davranacaktır. Yine de bu başka bir aşırılıktır. Denge önemlidir. Ama Prigojin’in ölçüsü benzersizdir.

Zamanımızda, Vatan’a olağanüstü hizmetleriyle öne çıkan kişiler var. Örneğin kızım Daşa [Darya]. Tüm halk onu hatırlıyor; kiliselere girdiğimde ve papazlardan onu anmalarını istediğimde, “Biz onu hep anıyoruz, tüm bu yıllar boyunca” diyorlar. Çünkü Daşa sıradan bir vatanseverden çok daha fazlasıydı; Ukraynalı teröristlerin kurbanı olmuştu. O, kelimenin ve hakikatin insanlarından biriydi.

Şüphesiz, birçok savaş muhabiri cephede ondan daha çok risk aldı. Evet, Daşa Donetsk Halk Cumhuriyeti’ndeydi (DHC) ve 2014’ten beri Donbass’ta yaşayan herkes gibi aynı risklerle yüzleşti. Ama gençliği, güzelliği ve en önemlisi olağanüstü canlılığı nedeniyle hatırlanıyor. Hayat, onun röportajlarında, konuşmalarında, kitaplarında adeta fışkırıyor. En derin düşüncelerinden derlediğimiz materyalleri beş ciltte topladık. Ölüm yerinin yakınında ona dikilen anıtta, elinde bir kitapla tasvir edilmiştir.

Elbette kahramanlarımız için anıtlar dikilmelidir — bireysel ve kolektif. Ama Daşa özel bir kahraman olarak kalıyor. Kitapla anılan bir kahraman — düşünen bir kız, cesur bir kız, birçok erkekten daha cesur. O, bir nesil için meydan okumadır. Genç erkekler için, onun gibi insanları koruma ve düşmanın onları cezasızca öldürmesine izin vermeme teşvikidir. Kızlar için ise, saf Rus ruhunu, zekâyı, kültürü, açıklığı, faaliyeti ve canlılığı taşımanın örneğidir.

Bu kutsal savaşta Avrasyacı Gençlik Birliği’nden de birçok kişi öldü. Örneğin birliğin lideri Pavel Kanişev. Bir saldırı sırasında düştü; Konstantinopolis’in kurtuluşu için savaşırken bir taarruzcuydu. Hayal edin: DHC’de düşman işgali altındaki bir yerleşim, adı Konstantinopolis, yani Çargrad.

Biz Avrasyacılar için bu sadece tarihî bir an değil, en yüce kutsallıktır; bütün öğretimizdir. Yıllarca bu fikirleri savunan biri, sonunda yalnızca bir entelektüel, öğretmen, kamu figürü olarak kalmaz; aynı zamanda tam da kutsal savaşımızın sembolü olan Konstantinopolis’te bu fikir uğruna ölür.

Ama bu kahramanlardan söz etmek, diğerlerinden söz etmememiz gerektiği anlamına gelmez. Dağıstanlılar, Çeçenler, Buryatlar, Tuvinler… Zaferimiz için canını veren diğer büyük Rus savaşçıları… Her biri paha biçilmez, her biri eşsizdir. Bu çok önemlidir.

Yine de bazı figürler çok katmanlıdır. Mücadelelerinde her zaman tutarlı olmasalar bile, gerçekten yüksek ve derin anlamların taşıyıcılarıdır — çoğu kez sorunlu, çoğu kez çelişkili, çoğu kez paradoksal.

Ama hayat budur. Hayat, ilahi ilkeyle şeytani olanın mücadelesidir. Bu mücadelenin görünür olduğu kişilerde — Tanrı’ya sadakatin, cesaretin, Vatan’a, Kilise’ye ve ruha olan sevginin galip geldiği kişilerde — bu yoğun karakterler kahramanlarımızın ön saflarını oluşturur.

Bu, diğerlerinin daha az değerli olduğu anlamına gelmez. Onların her biri bir bütün oluşturur: parçalanmaz bir bağ, savaşçı Rus Kilisesi. Bu kilise, dünyevî düşmanlara değil, şeytani olana karşı savaşır. Her biri bu birlik içinde başka bir âleme geçer. Güneş petekleri gibi; ruhlarıyla “Rus tarihinin balını” üretirler. Kahramanlıklarıyla kutsal ve ebedî Anavatanımızın inanılmaz zenginliğini bir araya getirirler. Bu bağlamda Yevgeni Prigojin figürü — çelişkileri, geri çekilmeleri, hataları ve Kilise’yle sorunlu ilişkisiyle birlikte — bir numaradır.

“Baba, bak — Prigojin öylesine güçlü, bağımsız, kendine yeter bir adam ki, kimse onun için dua etmeyi düşünmüyordur. Çünkü o kendi başına bir varlık gibi. Hadi onun için dua edelim.”

Bu beni çok etkiledi. 2023 yazındaki tüm olaylardan çok önce, Tanrı’nın kulu ve savaşçısı Yevgeni için dua etmeye başladık. Belki haberi olsa, “Gerek yok” derdi. Bunu büyük bir Rus manastırının başrahibine anlattığımda bana şöyle dedi:

“Biliyor musunuz, siz ve Daşa yalnız değildiniz. Biz de bu süre boyunca onun için dua ettik, ölümünden sonra da dua ediyoruz.”

Bu çok önemlidir. Kahramanlarımız için dua etmemiz önemlidir. Daşa’ya veda töreninde, Prigojin helikopteriyle Ostankino’ya geldi, içeri girdi, bana yaklaştı. Daha önce tanışmamıştık. Bana sarıldı ve şöyle dedi:

“Cenaze töreninize katılmayacağım. Şimdi helikoptere binip yeniden mücadeleye dönüyorum. Ama Daşa’nın intikamını öyle bir alacağım ki kimse küçümseyemeyecek.”

Tek bir jest, Yevgeni Prigojin’in hayatında tek bir an. Geldi, Daşa’da bir sembol gördü; Daşa da onda bir sembol gördü. Şimdi ikisi de hayatta değil. Ve ikisi de eşsiz Rusya’nın Göksel Vatanı’nda, Göksel Rusya’da yerini aldı. Ve onlar şimdi bize yıldızlar gibi ışıyorlar.