18+ 
Monroe Doktrini'nden bu yana geçen iki yüzyılı aşkın süre boyunca ABD, Latin Amerika'yı arka bahçesi olarak görmüş ve çeşitli bahanelerle bölge ülkelerinin iç işlerine karışmış ve askeri müdahalelerde bulunmuştur. Bu müdahalelerin sonuçları, Washington güdümlü kukla hükümetlerin icraatlarından Porto Riko Serbest Ortak Bölgesi gibi yeni-sömürgeci oluşumların varlığına kadar bugün hala hissedilmektedir.
Geçen yüzyılın sonunda Latin Amerika, bazı ülkelerde ulusötesi şirketlerin ve Dünya Bankası'nın fiili diktatörlüğüne yol açan neoliberalizmin ekonomi politikalarının neden olduğu ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldı. Bunun sonuçları, su kaynaklarının özelleştirilmesi nedeniyle kitlesel zehirlenmelerden ve stratejik işletmelerin çöküşünden (daha sonra dış oyuncular tarafından ucuza satın alınmasıyla) işsizlikte keskin bir sıçramaya ve kitlesel isyanlara kadar korkunçtu.
“Medeniyetler Arası Diyalog ve Barış Kültürü İçin” başlıklı forum geleneksel olarak 28-31 Ocak 2025 tarihleri arasında ana siyasi mekan olan Havana Uluslararası Konferans Merkezi'nde (Palacio de Convenciones) gerçekleştirildi. Konferansa 95'ten fazla ülkeden delegeler katıldı. Yarısı yabancı, diğer yarısı Kübalı olmak üzere toplamda yaklaşık bin kişi vardı. Bu konferans her iki yılda bir düzenlenmekte ve Kübalı ulusal şair ve filozof, Devrim havarisi Jose Marti'nin doğum gününe adanmaktadır (bu yıl 172. yıldönümüdür).
Vicente Ferreira da Silva Brezilya kültürünün entelektüel ve felsefi boyutunu temsil ediyorsa, popüler kitle düzeyinde de farklı ve özgün bir Brezilya Dasein'ının son derece karakteristik bir fenomeniyle karşılaşıyoruz.
Birkaç hafta önce, Karayipler'deki Fransız denizaşırı toprağı Martinik'te şiddete dönüşen ayaklanmaların patlak verdiğine dair haberler vardı. Aslında adadaki sorunlar Eylül ayında, yerel halkın yaşam standartlarını etkileyen birçok mal ve hizmetin fiyatlarındaki artışı protesto etmeye başlamasıyla başladı.
Venezüellalı yetkililer 14 Eylül'de düzenledikleri bir basın toplantısında ülkeyi "istikrarsızlaştırmaya" yönelik bir komplonun parçası olduğunu iddia ettikleri el konulmuş tüfeklerin görüntülerini gösterdiler.
Anglo-Amerikan komşuluğu ve onun ısrarlı baskıları, gri bölge faaliyetleri, renkli devrim girişimleri, şaibeli insanlarla işbirliği vs. içinde tutarlılığı korumak kolay değildir.
Jacobo Arbenz'in 1951 seçimlerini kazanmasının ardından Guatemala'da çeşitli reformlar uygulanmaya başlandı. Guatemala'nın o dönemde BM'de Sovyetler Birliği'ne karşı oy kullanması önemlidir, ancak Arbenz'in ülkeyi gelişmiş kapitalist devletlerle aynı seviyeye getirme arzusuna ilişkin söylemine rağmen iç politikası sosyal yönelimliydi.
Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti, ABD yaptırımlarına rağmen Hugo Chavez'in kurduğu sosyalist rotayı takip etmeye devam ediyor.
Ekvador ordusu 5 Nisan akşamı Quito'daki Meksika Büyükelçiliğine girerek, siyasi sığınma hakkı tanınan ve geçen yıldan bu yana orada ikamet eden eski Ekvador Devlet Başkan Yardımcısı Jose Glas'ı sınır dışı etti.
©2000-2025
18+